18 Aralık 2013 Çarşamba

Koyunlar

                                       KOYUNLAR

Koyun, Caprinae alt familyası içinde bir grup oluştururlar, vekeçilerle yakınlıklarından dolayı bazı sınıflandırmalarda hatta aynı familyada olarak tarif edilirler. Ev hayvanı olarak tanıdığımız koyunun yanında birçok yabani türleri vardır.

Boynuzlugiller ailesinden, tıknaz vücutlu, çift tırnaklı, geviş getiren bir memeli. Erkeğine koç, dişisine marye, yavrusuna kuzu, bir yaşındakine toklu, iki yaşındakine şişek, üç yaşındakine ise ögeç denir. Yabani veya evcil olarak dünyanın hemen hemen her tarafında yaşar. Sürü hayatına düşkündürler. Eti, sütü, postu ve tüyleri için evcil olarak yetiştirilirler. Evcil olanlarının postları yünlü ve kuyrukları uzundur. Yabanileri ise sert kıllı, kısa kuyruklu, çeviktir. Tarihte göçebe kavimlerin geçim kaynağı olmuştur. Günümüzde de besin ve dokuma sanayiinde önemli bir yer tutar. Yabani çeşitleri bugün yüksek dağlık kısımlara çekilmiştir. Boynuzları spiral olarak büyür. Türüne göre yalnız erkekte veya her ikisinde de boynuz bulunur. Üst çenelerinin ön tarafında diş bulunmaz. Diş yerini sert bir kıkırdak almıştır. Otu alt çenenin ön dişleriyle üst çene kemiği arasında sıkıştırarak koparırlar. İki senede gelişirlerse de en güçlü üretgenlikleri 4-5 yaşındadır. Koçların ise 5-7 yaşları arasıdır. Normal olarak sonbahar sonunda kış aylarının başında yavrular. Doğan yavru bir iki saat içinde annesini takip etmeye başlar.

Ev hayvanı olan koyunlar, tahminen ev köpeğinin yanında en eski ev hayvanlarıdırlar, ve 6000 ila 8000 yıl evvel evcilleştirilmişlerdir. Gevişgetirenler ailesinin tür olarak en zengin familyasıdır. Kuzey Amerika, Avrupa, Asya ve özellikle Afrika'da yayılmışlardır. Güney Amerika'ya ve Avustralya'ya insan eliyle ulaşmışlardır. Farklı biyotoplarda, özellikle steplerde, dağlık kesimlerde, az da olsa ormanlarda bulunurlar. Bitkisel besinlerle beslenirler, sürü oluşturma eğilimleri çok yüksektir.

Sütünden, yününden yararlanılan uysal hayvanlardır. Burun kısımları çıplak ve nemli, vücutları kalın tüylerle kaplıdır. Erkeklerde herzaman bir çift boynuz bulunurken, dişilerde bazen bulunur. Boynuzlar üzerindeki boğumlar yaş hesaplamasında kullanılır. Vücutlarında ekstra kıl oluşumları (sakal,yele vs.) bulunur. Yılda 2 kez ve her defasında 1-3 yavru doğururlar. Gebelik süreleri 5-11 aydır. Koyunların ömürleri 10 ila 12 yıl arasıdır.

Kuzular, genellikle üç-beş ay emerler, fakat birkaç hafta içinde otlamaya başlarlar. Erkekler iki yaşını aşınca sürüden ayrılarak güçlü bir koçun liderliğinde gruplaşırlar. Kızgınlık dönemlerinde birbirleriyle şiddetli tos vurma şeklinde çarpışmalar olur. Dişi koyunlar en yaşlı ve tecrübeli bir koyunun önderliğinde dolaşırlar.

Evcil koyunun (Ovis aries) yabani olan muflon, step veya kızıl koyundan türediği sanılmaktadır. Dünyada eti, sütü, yapağı ve postu için beslenen birçok ırkı vardır. “Merinos” yumuşak, ince ve parlak tüyü için yetiştirilir. Anayurduİspanya’dır. Buradan bütün dünyaya yayılmıştır. Ülkemizde Marmara, Ege ve İç Anadolu bölgelerinde beslenmektedir. Bir kırpışta 6 kg’dan fazla yapağı çıkar.

“Kıvırcık” Trakya ve Marmara bölgelerinde bol yetiştirilen ince, uzun kuyruklu, beyaz tüylü bir ırktır. Eti çok makbuldür. Bol süt de verir. Kıvırcığın “Karayaba” çeşidi Sinop, Ordu ve Tokat yörelerinde boldur. “Dağlıç” ve “Karaman” eti için beslenen iri kuyruklu soylarıdır. Daha çok Orta Anadolu’da yetiştirilmektedir. Dağlıç, kıvırcık koçu ile Karaman koyununun eşleştirilmesiyle üretilir. Bursa yörelerinde boldur. İzmir çevresinde de Sakız Adasından getirilen “Sakız koyunu” beslenmektedir. Çoğunlukla ikiz veya üçüz doğuran, bakımı güç, iri bir koyundur. Karakul (asragon) ırkının postu kıymetlidir. Soğuk memleketlerde çok değerli olup kürk sanayiinde kullanılır.

Evcil koyunun atası zannedilen yaban koyunu (kızıl koyun) yüksek dağlık bölgelerde sürüyle yaşar. Erkeklerinde 80 cm uzunluğunda daire şeklinde kıvrılmış boynuzlar bulunur. Gece otlamak için dolaşırlar. Türkiye’nin de ıssız dağlarında az sayıda vardır. Yazın tüyleri sarı, kışın kahvemsi renkte olur. Muflon, Sardunya ve Korsika adalarında yaşar. Küçük koyunlarda renk çeşidi fazladır. Avrupa’nın tek yaban koyunu olup en yüksek dağlarda yaşar. Dişilerde de boynuz bulunabilir. Eti makbul fakat avlanması güçtür. Argali, Orta Asya yaylalarında yaşayan iri yaban koyunlarıdır. Erkeği ve dişisi de boynuzludur. 230 kg gelenleri vardır. Dağların uçurum kenarlarında rahatça dolaşırlar. Step koyunu, Afganistan, Türkistan dağlarında yaşayan bir yaban türüdür. Afrika’nın dağlarında yaşayan yeleli bir koyun (Ammotragus lervia) vardır. Eti lezzetli olduğundan çok avlanır. “Sakallı” veya “Berberistan koyunu” da denir.

Amerika’nın en kıymetli av hayvanı sayılan Kanada koyunu, yüksek dağların en tehlikeli noktalarında çekinmeden sıçrayarak dolaşır, ayak tabanlarında elastiki yastıklar bulunur. Yazın postu kahverengimsi, kışın daha açıktır. 20 yıl kadar yaşarlar, eşleşme dönemlerinde erkekler arasında şiddetli döğüşler olur. Ancak dürbünlü tüfeklerle avlanabilir.

Koyunlar bereketli hayvanlardır. Senede genellikle bir defa doğurduğu ve çok yenildikleri halde, yeryüzü koyunla doludur. Vahşi hayvanların çoğu yenilmediği ve çok yavru yaptıkları halde, yine de koyun gibi bol değildirler.

Müslüman ülkelerinde kurban hayvanı olarak da kesilirler.

Goriller

                                       GORİLLER

Goril (Gorilla gorilla); Alm. Gorilla (m), Fr. Gorille (m), İng. Gorilla. Familyası: Maymungiller (Pongoidae). Yaşadığı yerler: Afrika’nın geniş ormanlarında. Özellikleri: Maymungillerin en iri ve güçlüsü, 2 metre uzunluk, 200-300 kg ağırlıkta olanları vardır. Kolları dizlerine erişecek şekilde uzundur. Bitkisel besinler yer. Ömrü: 20-30 yıl.Çeşitleri: Tek türdür. Dağ gorili ve ova gorili olmak üzere iki alt türü vardır.

Afrika’nın geniş ekvatoral ormanlarında yaşayan maymunlar (Primates) takımının en iri gövdeli ve güçlü hayvanı. Erkek goril 180-200 cm boyunda ve 200 kg ağırlıktadır. 300 kg gelenleri de vardır. Dişiler daha ufak olup, 100 kilogramı geçmez. Sürüler halinde gezer. Kolları ayak dizlerine kadar uzundur. Göğüs kafesi çok gelişmiş, gözleri yuvalarına gömük ve burnu basıktır. Keskin dişleri vardır. Vücudu kırmızı-esmer kıllarla örtülüdür. Rahatsız edilmedikçe insana pek saldırmaz. Fakat korkunç ve müthiş olarak şöhret bulmuştur. Dört-beş kişi bir gorili zaptedemez.Goril saldırısına uğrayan bir avcı, ilk kurşunda vuramazsa gorilin tırnaklı pençeleriyle parçalanır.Yürürken kolların yumruklarına ve ayak tabanlarının dış kenarlarına basar.Parmak dipleri kısa bir zar ile birbirine bağlı ise de, baş parmaklar serbesttir ve kavrama özelliğine sahiptir.Ayak tabanları içe doğru olduğundan ağaç dallarını kolayca kavrarlar.Ağaç üzerinde dolaşırken tutunacağı dalın vücut ağırlığını çekip çekemeyeceğini uzun kollarıyla deneyip anlamadan üzerine atlamaz.

Goril, haşin ve çok tehlikeli olarak bilinirse de, bu pek doğru değildir. Son derece sakin ve çok az gıda ile doyduğu zaman bile kendini rahat hisseden bir hayvandır. Aslında leoparlar dışında pek korktuğu başka hayvan da yoktur. Hemcinsleri ile de kavga etmez. Goriller genelde küçük aile grupları halinde yaşarlar.Grup, erkek bir lider, 4-5 dişi ile yavrulardan meydana gelir.Grup lideri en az on yaşında olur.Gümüş renkli sırtından dolayı rahatça grup içinde fark edilir.Grubun hareketi lider tarafından yönetilir. Erkek goril, bazan sürüsünde otoriteyi sağlamak için iki ayağı üzerine dikilerek kızgın vaziyette göğsünü yumruklar. Yan yan yürüyerek sinirli kükremeleriyle çevresine gözdağı verir.

Goriller, filiz, yaprak ve meyvelerle beslenirler. Beslenmek için gündüzleri her yerde dolaşırlar.Göçebe olanları her gece bir yerde kamp kurar. Dişi ve yavrular ağaçların orta yükseklikteki dallarında yuva kurarak orada yatarlar.İri gövdeli erkekler ise, ağaç dibinde dallardan yaptıkları basit yataklarda sırtlarını ağaca yaslamak suretiyle oturarak uyurlar.Goriller yuvalarını her gün yeniden tertipleyerek döşerler.

Goriller sadece Afrika’da yaşarlar. Dağ gorillerinin başında uzun bir saç perçemi bulunur.Ova gorillerinde bu yoktur. Dağ gorillerinin nesli, yasak alanlarda avcılık yapanların cinayetleri yüzünden tükenme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Dağ gorilleri sadece Ravanda, Zaire ve Uganda arasındaki Virungas yanardağ silsileleri üzerinde yaşamaktadır. Bunlardan ancak 280-300 kadarının hayatta kalabildikleri tahmin edilmektedir.Ova veya vadi gorilleri diye adlandırılan öteki alt tür ise, Kongo, Gabon, Kamerun,Zaire ve Orta Afrika Cumhuriyetinde mevcuttur. Bunların sayısı da 15-30 bin arasında tahmin edilmektedir.

Gorillerin en korkutucu durumu, ayağa kalkıp yumruklarıyla kıllı göğüslerini dövmeleri anıdır. Bu sadece karşısındakine ikaz özelliğini taşıyan bir harekettir. Bir saldırının başlangıcı olarak kabul edilmelidir. Yumuşak ifadelerle kendisine hitab edildiği zaman birdenbire sakinleşir.Kişi kaçmaya kalkarsa, en kötü ihtimalle arkasından yetişip sırtına bir ceza ısırığı kondurur. Eğer bağırıp çağırmaya başlanır ve telaşa kapılınırsa, kişiyi öldürmesi ihtimali gibi korkunç bir durum ortaya çıkabilir.Çünkü o da telaş sebebiyle korkmuş ve kendini koruma içgüdüsünü harekete geçirmiştir.

Goriller yavrularına çok düşkün olup, onları göğsünde taşırlar. Dişiler 6, erkekler 8 yaşında erginleşir. Belli bir üreme mevsimleri yoktur.Yavru, 260 gün süren bir gebelikten sonra doğar.Üç yaşından küçük olanlar yuva yapmaz, anneleriyle beraber uyurlar. Tabii düşmanları pars ve insanlardır.Yaşlandıkça renkleri griye döner. Evcilleştirilmez.Hayvanat bahçelerinde uysal gorillere rastlanırsa da bunlara pek güvenilmez.

Kediler

                                  KEDİLER

KediKedigillerfamilyasından, evcil ve yabanileri olan etçil bir memeli. İlk defa Mısırlılartarafından evcilleştirildiğisanılmaktadır. Çok yaygın olan kısa tüylü ev kedisi (Felis catus) büyük bir ihtimalleAsyalı step yaban kedisi ileAvrupalı orman yaban kedisi karışımı olan Afrika kedisinin bir soyudur. 
Hindistan evkedilerinin çoğunun Asyalıstep kedisinin saf soyu olduğu sanılmaktadır. Otuzun üzerinde evcil kedi soyu vardır.

Yaşadığı yerler: Madagaskar hariç, Eski ve Yeni Dünya kıtalarında evcil ve yabani olarak. Özellikleri: Etçil bir memeli. Ön ayakları beş, arka ayakları dört parmaklıdır. Pençelerini içeri çekebilme özelliğine sahiptir. Sıçrayıcı, tırmanıcı ve yüzücüdür. Ömrü: 20-22 yılÇeşitleri
Avrupa yaban kedisi (Felis silvetris), 
Afrika yaban kedisi(Felis chaus), 
Manx kedisi
Pers kedisi
Van kedisi
Siyam kedisi en ünlülarıdır.

</p><p>Manx Kedisi
Manx Kedisi
Kediler hoş görünüşlü, yuvarlak başlı, sivri kulaklı, uzun bıyıklı hayvanlardır. Bıyıklarının dipleri sinirlere bağlıdır. Dokunma duyusu görevi yaparlar. Ön ayakları beş, arka ayakları dört parmaklı olup, kancalı tırnaklarını içeri çekebilirler. Tırnaklarını ağaçlara sürterek bilerler. Hassas işitme ve görme duyuları vardır.İnsan kulağının duyamadığı yüksek frekanslıses titreşimlerini kaydederek çok hafif sesleri duyarlar. Genellikle gece avlanırlar. 
Avcılıkta en büyük özellikleri sabır, temkin ve sürattir. 
Fareavında yalnız kulak duyuları yardımı ile avlanırlar. Gözleri en ufak ışıktan bileyararlanabilecek özelliktedir. Tam karanlıkta kediler de göremez. Işığa karşı son derecehassas olan gözleri güçlü ışığı kıran bir iris diyaframı sayesinde korunurlar. Aşırı ışıktagöz bebekleri ince dikey bir çizgi halini alır. Karanlıkta bu diyafram (perde) iyice açılarak göz bebekleri yuvarlaklaşır ve böylece en zayıf ışığı bile algılar. Gece avlanan diğer hayvanların gözlerinde olduğu gibi kedilerin gözlerinde de,  tabakasınıngerisindeki “tapetelum” denen bir hücre tabakası bulunur. Bu kısım kedi gözünün gece parlamasını sağlar.

</p><p>Beyaz tüylü, mavi gözlü kedi
Resmi büyült
Beyaz tüylü, mavi gözlü kedi
Kedilerin beyninde renkli görmeyi sağlayan özel sinir hücreleri bulunmadığı için çevreyi siyah-beyaz gördükleri zannediliyordu. Ancak son deneyler, kedilerin beyinlerinin diğer bölümleri ile belirli bir düzeyde renk ayrımı yapabildiklerini gösterdi.

Çok uzaklara götürülüp bırakılan bir kedinin tekrar eski yerine dönebilme özelliği tam manasıyla açıklanamamıştır. İyi tırmanır, sıçrar ve gerektiğinde yüzer. Balık avlayan kediler de vardır. Yüksek yerlerden düşerken ters dönerek dört ayağı üzerine gelme refleksi çok güçlüdür. Bazan yaralandığı da olur. Son derece temizliğe riayet eder, pisliğini örterek gizler.

Yaban kedileri dağlık veya ormanlık bölgelerde yaşar. Yuvalarını kayalar arasında, ağaç gövdesi oyuklarında veya çalılıklar arasında yaparlar. Gece avlanırlar. Kuş ve kemirgenlerle beslenirler. 
Asya ve 
Avrupa ormanlarında yaşayan “Avrupa yaban kedisi” oldukça vahşi ve güçlüdür. Uzunluğu kuyruğu ile beraber 45-90 cm, ağırlığı 6-8 kg kadardır. Rengi boz, kalın postu çizgili ve kulakları geniştir. Kuyruğu süpürgemsi ve siyah halkalıdır. Ağaçların üzerine tırmanarak kuş yavrularını yuvalarından, tavşan ve dağ keçisi gibi bazı hayvanların yavrularını kapar. Türkiye’de bol miktarda bulunur. Yılda bir defa 3-5 yavru yapar. Yalnız kalmış evcil kedilerin yabanileşerek vahşi renklere büründüğü ve boylarının arttığı görülmüştür.

Kedi sevildiğinde kendine has bir şekilde mırıldar. Pençe altları yastıklı olduğundan avına sessizce yaklaşarak üzerine sıçrar. Erginleşme devreleri çeşitli ırklarda 4-10 ay arasında değişir. 22 yıl kadar yaşarlar. Çiftleşmeleri genellikle aralık sonundan mart sonuna kadar sürer. Bu esnada sesleri ile bütün bir mahalleyi rahatsız ederler.

Hamilelik süreleri 56-68 gün arasında değişir. evciller yılda iki defa çiftleşir. Her defasında 4-6 yavru yaparlar. Doğan yavrular kör, sağır ve hemen hemen çıplaktır. Dokuzuncu gün gözleri açılır. İki ay kadar sütle beslenirler. 10 ayda erginleşirler. Erkek kedilerin zaman zaman yavruları kaçırıp, yedikleri olur. Sırasına göre bazan kedi de yırtıcıdır.

</p><p>Eski Mısır'dan kalma bir kedi heykeli, Louvre Müzesi
Resmi büyült
Eski Mısır'dan kalma bir kedi heykeli, Louvre Müzesi
Eski Mısırlılarda kedi kutsal sayılır, öldüğünde mumyalanarak özel mezarlıklara gömülürdü. Amerikalılar kedi ırklarını çaprazlayarak yeni ırklar elde etmeyi, bir çeşit spor haline getirdiler. Günümüzde Alman evlerinde 3,5 milyon, 
Amerika’da 18 milyon, İngiltere’de ise 6 milyon kedi beslenmektedir.
Ortaçağda Avrupa’da büyük kedi katliamları yapıldı. Papazlar kedileri, cadıların ortağı ve şeytanın sığınağı ilan ettiler. Binlerce kedinin derileri yüzülerek diri diri yakıldı. 
Rönesanstan sonra Avrupa’da tekrar kedi sevgisi yerleşmeye başladı.

Bugün birçok evcil kedi ırkı beslenmektedir. Bir gözü sarı, diğeri mavi olan beyaz tüylü 
Ankara kedisi, Pers kedisi, Manx Adasının kuyruksuz 
Manx kedisi
ipek gibi uzun tüylü 
İran veya öbür adıyla Van kedisi, 
 en çok bilinenleridir. Ankara ve Pers kedisinin ndan olduğu sanılmaktadır. Bu kedi soyu gayet güçlü ve uzun tüylüdür. Sibirya,
Tibet ve 
Moğolistan’da yabani olarak yaşar. 
Siyam kedisi kısa tüylü ve mavi gözlüdür. Gençken bembeyazdır. Olgunlaştıkça sarımtrak kahverengi bir renge bürünür. Yüzü, kulakları ayakları ve kuyruğu koyu kahverengi olur.

Kedilerin özellikleri

2,5 ile 12 kilo arasında ağırlığa ve dişilerde 50 cm. Erkeklerde 70 cm ye varan ebatlardadır. Çok çeşitli renklere sahip olabilmekle beraber genetik olarak çok farklı ve orijinal renklere de sahip olanları mevcuttur. Kedigiller familyasının genel karakterisitik özelliklerini taşımaktadırlar.Ortalama kedi ömrü 14 yıldır. Ancak kediler iyi bir beslenme ile 20 yıla kadar yaşayabilirler. İskelet kedilerinin, 7 boyunla ilgili omurun, (İnsanlar, 12 sahip) neredeyse bütün memeliler, 13 thoracic omurunu beğendiği var, (İnsanlar, 5 sahip) 7 bele ait omur, 3 din kurallarıyla ilgili omur, (İnsanlar, onların bipedal duruşundan dolayı 5 sahip) memelilerin çoğunu beğenir, ve, Man kedilerinin dışında, 22 veya 23 kuyruk sokumuyla ilgili omur (İnsanlar, 5'e 3 sahip, iç bir kuyruk sokumuna eritti). Bele ait ekstra, ve thoracic omurları, kedinin arttırılan belkemiğine ait hareketliliği ve esnekliği için sayar, insanlarla kıyasladı. Kuyruk sokumuyla ilgili omurlar, kuyruğu oluşturur, çabuk hareketler esnasında vücuda bir denge olarak kedi tarafından kullandı. Kedilerin hem de, kendisine onların, onların başlarına uyabildiği herhangi bir boşluk boyunca onların vücudunu geçmesi için onlara izin verebilen çekimser köprücükkemiği kemikleri var. 16 Ağız kedileri yüksek ölçüde, avın öldürmesi için dişler ve etin yırtması uzmanlaştı. Premolar ve ilk öğütücü diş bir arada, verimli bir şekilde bir makas gibi eti kırkmak iş gören ağzın her kenarında carnassial çiftini oluşturur. Bu, canidste mevcut olurken, yüksek ölçüde kedigillerin üyelerinde geliştirilir. Kedinin dilinin, tam olarak omurgalar, veya tomurları var, bir gövdeden eti tutmak ve yırtmak için faydalı. Bu tomurlar, hem de onların tımar etmesinde yardım eden keratini içeren küçük geri-kaplama çengelleridir. Öyle onların sözlü yapısı tarafından kolaylaştırdı, kedileri, türlü seslendirmeleri kullanır, ve iletişim için vücut lisanından yazar, miyavlamak, mırlamak, tıslamak, homurdanmak, gıcırdamak, cıvıldamak, tıklamak, ve hırıldamayı kapsamak. Her kulakta otuz-iki bireysel kasın, yönlü duymanın bir biçimi için izin verdiği kulaklar: bir kedi, bağımsız olarak diğerinden her kulağa hareket edebilir. Bu hareketlilikten dolayı, bir kedi, bir yönde onun vücuduna hareket edebilir, ve başka bir yönde onun kulaklarını işaret edebilir. Kedilerin çoğunun, yukarı doğru işaret ediyor olan düz kulakları var. Köpeklerden farklı, kapak-kulaklı cinsler, aşırı derecede nadirdir (İskoç kıvrımları, bir böyle müstesna mutasyondur.) Ne zaman kızgın, veya korkuttu, bir kedi, onun kulaklarını arkada koyacak, homurdanma veya tıslamaya eşlik etmek, onun, yaptığı görünür. Kediler hem de, onların, oynuyor olduğu zaman, veya bir sesi dinlemenin, onların arkasından geliyor olduğu zaman onların kulaklarını döndürür. Kedilerin kulaklarının açısı, onların havasına önemli bir ipucudur.
</p><p>Evcil bir kedi
Resmi büyült
Evcil bir kedi
Bacak kedileri, köpekler gibi, digitigradestir. Onlar, dosdoğru onların ayak parmaklarında yürür, görünür bacağın daha aşağı parçasını yapıyor olan onların ayaklarının kemikleriyle. Kediler, yetenekli çok kesinlikle yürümektendir, çünkü bütün kedigillerin üyeleri gibi onlar dosdoğru, kaydeder; Odur, onlar, (Neredeyse) dosdoğru uygun forepawın baskısında her arkadaki pençeyi yerleştirir, gürültü ve görünür yolları en aza indirmek. Bu hem de, onların, kabaca araziyi yönettiği zaman onların arkadaki pençeleri için emin sağlam yeri sağlar. Pençeler, aile Felidae'nin neredeyse bütün üyelerini beğenir, kedilerin, uzatılabilir pençeleri var. Onların normali, gevşemiş konumunda pençeler, deriyle kılıfa koyulur, ve ayak parmağı yastıklarının etrafında kürk. Bu, yerle temastan giyinmeyi engelleyerek pençeleri tam olarak tutar, ve avın sessiz avlamasına izin verir. Ön ayaklarda pençeler, arkadaki ayaklarda tipik olarak onlardan hilebazdır. 18 kediler gönüllü olarak, biri veya daha çok pençede onların pençelerini uzatabilir. Onlar, avlamak veya kendinden-savunma, tırmanma, "Yoğurma"'da onların pençelerini uzatabilir, veya yumuşak yüzeylerde fazla çekiş için (Süslü yatak örtüleri, kalın kilimler, vb.). Hem üst hem de pençenin altına bastırarak dikkatli şekilde onun pençelerini uzatmak için yardımcı bir kediyi yapmak için hem de mümkündür. Eğilen pençeler, yaraya sebep olabilen halı veya kalın yapıda dolanabilir, eğer kedi, kendini özgür bırakamazsa. Kedilerin çoğunun, onların ön pençelerinde beş pençe, ve onların arka pençelerinde dört veya beşi var. Eski bir mutasyondan dolayı, yine de, hizmetçi ve yabani kediler, polydactylyism, (Özel olarak Birleşik Devletler'in doğu Kanada kıyısı ve kuzeyde doğu kıyısında)a eğilimlidir, ve altı veya yedi ayak parmağına sahip olabilir. Beşinci ön pençe (Dewclaw), diğer pençelere proximaldır. Daha çok proximally, "Parmak" bir altıncı olmakta gözüken bir dışarı çıkma vardır. Ön pençelerin bu özel özelliği, üzerinde bileklerin içinde, bilek yastıktır, hem de büyük kediler ve köpeklerin pençelerinde buldu. Onun, normal yürüyüşte hiçbir görevi yok, ama kullanılan anti-kayan bir alet olmak için düşünülür, atlamak olurken.

</p><p>Van Kedisi
Resmi büyült
Van Kedisi
Deri kedileri, sahip olur, birazcık gevşekçe, soyar; Bu, bir dövüşte bir yırtıcı veya başka bir kediye dönmek ve karşılaması için onlara izin verir, onun, onlarda bir kavraması olduğu zaman hatta. Bu, hem de veterinerlikle ilgili maksatlar için bir avantajdır, onun, şırınga etmeleri basitleştirdiği gibi. Aslında 19, böbrek başarısızlığıyla kedilerin yaşamları bazen, deri altında olarak akışkan maddenin büyük ciltlerinin düzenli şırınga etmesi ile yıllar boyunca uzatılabilir, hangi servisler dialysise bir alternatif olarak. 20 21 boynun arkasında özel olarak gevşek deri, berduş olarak bilinendir, ve kendisi ile bir anne kedisinin, onları taşıması için onun yavru kedilerini sıkıca tuttuğu alandır. Sonuç olarak, kediler, orada olduğu sıkıca tutulan olduğu zaman sakin ve pasif olmaya yönelir. Bu davranış hem de, erişkinliğe uzatır, o, bir erkeğin, onu hareketsiz bırakması için berduş tarafından dişiyi kapacak olduğu zaman, binerken, ve onu çiftleşen sürecin, yer aldığı gibi kaçmaktan engellemenin olurken. 22 bu teknik, yardımcı olmayan bir kediye davranmak veya hareket etmeyi denemenin olduğu zaman faydalı olabilir. Yine de, erişkin bir kedinin, bir yavru kediden daha ağır olduğundan beri, bir evcil hayvan kedisi asla, berduş tarafından taşınmamalıydı, ama onun yerine sağrı ve arkadaki bacaklarda, ve göğüs ve ön pençelerde onun ağırlığını desteklenmiş yapmalıydı. (Büyük kısım, küçük bir çocuğu beğenir) bir kedi çoğunlukla, onun başıyla yatacak, ve ön, bir kişinin omuzunun üzerinde pençeleyecek, ve onun geri bacakları ve sağrısı, kişinin kolunun altında destekledi.

Kedi hisleri, avlamak için alıştırılır. Kediler yüksek ölçüde, duymaya ilerledi, görme yeteneği, tat, ve alıcılara dokunur, kediyi memelilerin arasında aşırı derecede hassas yapmak. Celp, ihtiyaç duydu kedilerin gece görüşü, gündüz ışığında onların görüşünün, alt olmasına rağmen insanlara üsttür. 23 kedi gözlerinin, mavi tipik olarak eksikliğin olduğu olan bir tapetum lucidum ve kedi gözleri var, melanin, ve bu yüzden kırmızı-göz etkisini gösterebilir (Garip-gözlü kediyi gör). İnsanlar ve kedilerin, ölçeğin alçak sonunda duymanın benzer bir sahası var, ama kediler, çok daha yüksek-kurulan sesleri duyabilir, yukarıya, bir insanın sahasının yukarısında 1.6 oktav, ve bir köpeğin sahasının yukarısında hatta bir oktav olan 64 kHze. 24 kokunun evcil bir kedinin hissi, bir insanınki olarak on dört zamanın civarında öyle kuvvetlidir. Erken bir kedi atasında bir mutasyon yüzünden 25, tatlılığı tatmak için zorunlu iki genin biri, kedi ailesi tarafından kaybolmuş olabilir. Sefer ve duyuyla yardım etmesi için 26, kedilerin, onların vücudunun (Favoriler) üzerinde hareketli vibrissaenin düzineleri var, özellikle onların yüzü.

</p><p>İkiz kediler
Resmi büyült
İkiz kediler
Kediler, hayvanların çoğundan daha çok uyuyarak enerjiyi korur, özellikle onların, daha yaşlı büyüdüğü gibi. Uykunun günlük süresi, değişir, genellikle 12 — 16 saat, 13'le — 14 yaşam, ortalamadır. Bazı kediler, bir 24 saat döneminde 20 saat kadar uyuyabilir. Terim kedi şekerlemesi, kedinin yeteneğine kısa bir dönem boyunca (Hafifçe) uykuya dalmak için başvurur, ve İngilizce sözlüğüne girdi — ötede eğen birisi, birkaç dakika, "Bir kedi şekerlemesini almak" olmak için dendiği için. Onların gün gece arası doğası yüzünden, kedileri, çoğunlukla artırılan faaliyetin bir dönemi ve akşam ve erken sabah esnasında neşeye girmek için bilinmiştir, "Akşam, craziestir", "Gece, craziestir", "On bir kahvaltısı", veya bazıları tarafından "Deli yarım-saat"e unvan verdi. bir kedinin mizacı, cins ve kamulaştırmaya güvenmeyi değişebilir. Doğulu vücut tipleriyle kediler, tiner olmaya yönelir, ve daha çok fiilin aktif hali, bir cobby vücut tipine sahip olan kediler, daha ağır olmaya yönelirken, ve daha az fiilin aktif hali. Bir kedinin normal vücut sıcaklığı, 38 ve 39 ° C'in arasında (101 ve 102.2 ° F). bir kedi, ateşli (Hyperthermic) düşünülür, eğer onun, (103 ° F) 39.5 ° C'in bir sıcaklığı varsa, veya daha büyükse, veya hypothermic, eğer 37.5 ° C'den daha azsa (100 ° F). Mukayese için, insanların, yaklaşık olarak 36.8 ° C'in normal bir sıcaklığı var (98.6 ° F). Evcil bir kedinin normal kalp oranı, dakika başına 140'tan 220 vuruşa dizer, ve büyük ölçüde bağlı üzerinde heyecanlı kedinin nasıl olduğudur. Bir kedi için hareketsiz, ortalama kalp oranı genellikle, 150 ve 180 bpmin arasındadır, etrafta iki kez bir insanın olan (80 bpm al). 30 Günlük biliminde yayımlanan 2007 bir çalışma, bütün ev kedilerinin, 10,000 yıl önce dolaylarında kendinden-evcilleştirme çöl yaban kedileri Felis silvestris lybicasının bir grubundan alçalmış olduğunu gösterir, Yakındoğu'da. 4 evcilleştirilen kedi ve onun en yakın vahşi atası, beraberce 38 kromozoma sahip olan diploid organizmalarıdır, kendisinde 200 çocuğa geçebilen kalıtsal kusurun üzerinde, tanınan, insana birçok homologous, doğuştan hatalardır. Özel metabolik kusurlar, bu kedigillerden olan hastalıkların birçoğunun temelini oluşturmak tanındı. Sorumlu olan birkaç gen vardır, saç rengi, tanıdığı için. Onların birleşmesi, farklı phenotypese verir. Özellikler, saç uzunluğu, kuyruk eksikliğini beğenir, veya çok kısa bir kuyruğun varlığı (Köpek kedisi) hem de, tek alleles tarafından kararlaştırılır, ve polygenes tarafından değiştirilir. Kedi Genome projesi, ABD'de Genomic laboratuvarı çeşitliliği ile ulusal kanser enstitü Frederick kanser araştırmasına kefil oldu, ve gelişme, Frederick, Maryland'da koyar, kedinin gelişmesinde insan için hayvansal bir model olarak kalıtsal hastalık, bulaşıcı hastalık, genome gelişimi, aile Felidae'nin içinde karşılaştırmalı araştırma inisiyatifleri, ve adli potansiyeli odaklar. Bütün kedigillerin üyeleri, büyük kediler dahil, tatlılığı tatmaktan onları engelleyebilen kalıtsal bir anormal şeyi var, kendisine onların ilgisizliği için muhtemel bir faktör veya meyveler, küçük yumuşak meyvelerin kaçınması, ve diğer şekerli yiyecekler olan 26.

Beslenme

</p><p>Siyam Kedisi
Resmi büyült
Siyam Kedisi
Kediler, böcekler, kuşlar gibi küçük avda besler, ve kemirgenler. Özgür-beslenen olan yabani kediler, veya ev kedileri, tek bir günde 16 küçük yemeğe 8'in hakkında tüketir. Buna rağmen, erişkin kediler, bir günde bir defa beslenmeye adapte edebilir. 32 kediler, sınıflandırılır, etçil hayvanlar da, öyle mecbur eder, çünkü onların fizyolojisi, etin verimli işleme tabi tutmasına doğru donatılır, ve bitki meselesini sindirmek için verimli süreçlerden eksik olur. Kedi, (Gerekli organik bir asit) onun kendisininkini taurineye üretemez, ve, ette içerildiği gibi, kedi, kurtulması için eti yemelidir (Taurine ve kedileri gör). Benzer şekilde öyle onun dişleriyle, bir kedinin sindirimle ilgili risalesi, et yemesine uyması için bitmiş zaman uzmanlaşıldı, bağırsağın o parçalarına uzunlukta sadece kısaltmış olmak hayvansal etten proteinler ve yağları kırmak için en iyi uygun. bu özellik sertçe, uygun şekilde sindirmesi için kedinin yeteneğini sınırlar, metabolizma için kullanır, ve bitki-türetilen besinleri içine çeker, kesin yağlı asitlere ek olarak. Örneğin, taurine, bitkilerde seyrektir, ama etlerde bol. Kedilerde göz sağlığı için anahtar bir amino sulfonic asitidir. Taurine eksikliği, bir halin, macular yozlaşmasını kedinin ağtabakasının yavaşça, düştüğü yer olarak çağırdığına sebep olabilir, sonunda sebep olan ters çevrilemez körlük.

Bir ev MouseDespite'yi kedinin et-yön verilen fizyolojiye yerken bir kedi, hala otun küçük miktarlarıyla onun etçil diyetine ilave yapmak için bir kedi için tamamen ortaktır, bırakır, fundalar, houseplants, veya diğer bitki meselesi. Bir teori, bu davranış yardım kedilerinin, kustuğunu akla getirir, eğer onların sindirimi, dağıtılırsa; Başka bir tane, onun, lifi tanıştırdığı veya diyete mineralleri izlediğidir. Bu bağlamda, uyarı, kedi sahipleri için tavsiye edilir çünkü biraz houseplants, kedilere zararlıdır. Örneğin, Paskalya zambağının yaprakları, sürekli sebep olabilir, ve kedilere yaşam-tehdit etme böbrek zararı, ve Philodendron, kedilere hem de zehirlidir. Kedi meraklılarının birliğinin, bitkilerin dolu bir listesi kedilere zararlı var. 

14 Aralık 2013 Cumartesi

Kurtlar

                       KURTLAR HAKKINDA BİLGİ



Yaşadığı yerler: Kuzey Amerika, Avrupa ve Asya’nın orman, ova ve bataklık alanlarında. Özellikleri: Köpekten daha iri ve yabanîdir. Gündüz ininde barınır, gece avlanır. Kışın sürüler meydana getirerek avlanırlar. Derisi boz, sarı ve siyahımsı kıllarla kaplıdır. Ömrü: 15-20 yıl. Çeşitleri: Kır kurdu, kızıl kurt, boz kurt vs.

Etçiller (Carnivora) takımının, köpekgiller familyasından, köpeğe benzeyen yırtıcı bir hayvan. Genellikle ıssız bölgelerde yaşar. Ağırlığı 35-50 kg’dır. Bazı Kanada kurtlarının ağırlığı 85-90 kiloya ulaşır. İri bir kurt, 120 cm uzunluğunda, omuz hizasında boyu 90 cm’dir. Ayrıca 50 cm uzunluğuna varan kuyruğu vardır. Bu geniş ve tüylü kuyruk ile soğuk havalarda uykuya yattığı zaman çıplak burnunun ve ayaklarının etrâfını sararak donmaktan korunur. Kuyruğu sarkık, kulakları diktir.

Görme, işitme duyuları keskindir. Gece avlanmaya çıkar. Aç kaldığında insana da saldırır. Köpekten farklı olarak kuyruğu daha uzun, kulakları daha büyük ve dik, postu daha tüylü, boyu daha uzun, dişleri ve çenesi daha iri ve kuvvetlidir. Koyunlara düşmanlığı ile şöhret bulduğundan, insanlar tarafından avlanarak nesli hayli azalmıştır.

Köpekgiller ailesinin en büyük, vahşî üyesidir. Boz kurt (Canis lupus), Amerika’da Arktik Adalarından Meksika’ya kadar, Avrupa veAsya’da özellikle Hindistan ve Çin’in bazı kısımlarında çok bulunur. Postu boz sarı ve siyahımtrak kıllarla kaplıdır. Kızıl kurt (Canis niger), Amerika’da Teksas-Florida arasındaki bölgeye has bir türdür. Boz kurttan daha ufaktır, az çok kır kurduna benzer. Kır kurdu (Canis latrans) ise Kuzey Amerika’da yaşar. Her gece kendine has sesiyle ulur. Postu kürkçülükte değerlidir. Tavşan ve küçük kemirgenleri bol bol avlar. Bu sebepten faydalı sayılabilir. Kurtlar çok değişik şartlarda, karda, buzda, tundralarda, orman ve bozkırlarda yaşayabilirler. Yerin altında 9 metre uzunluğa varan tünellerde yaşadıkları gibi kayalık mağaralarda da barınabilirler. Kurtlarda örnek bir aile yaşayışı vardır. Erkek herhangi bir sebeple eşinden ayrılmadığı müddetçe ömrünün sonuna kadar eşiyle yaşar. Eşlerden biri yaralandığında diğeri ona besin taşıyarak bakar. Dişi ölürse, erkek yavruları besleyerek büyütür. Çiftleşmesi köpekte olduğu gibidir. Çiftleşme esnasında kaçamadıklarından emniyetli yerleri seçerler. Eşleşmeden iki ay (64 gün) kadar sonra gözleri kapalı 4-6 yavru doğar. Genellikle mayıs ayında yavrularlar. Yavrularını mağaralarda, dik yamaçlarda ve dağ eteklerindeki tabiî oyuklarda beslerler. Doğumdan 14 gün sonra yavruların gözleri açılır. Bir iki hafta anne sütü ile beslenen yavrular sütten hemen kesilir. Bu zamanda anne, mîdesindeki yarı sindirilmiş etleri kusmak sûretiyle yavrularını besler. Erkek kurdun avlanıp, mîdesinde yavrularına et getirmesi yavrular büyüyünceye kadar devam eder. Yavrular üç haftadan sonra anne ve babaları ile dışarı çıkıp günlük hayata alışırlar. Dişiler erkeklerden önce gelişir. Dişiler 2, erkekler 3 yaşında erginleşirler. Kurtlar 12 yaşında ihtiyarlamaya başlar, iki sene sonra dişleri iyice kesmez olur. Ömrü en fazla 20 yıldır.

Kışın sürü hâlinde ava çıkan kurtlar öyle pek fazla kalabalık değildir. Bu, normal olarak hepsi aynı ailenin fertlerini içine alan 10-12’yi geçmeyen bir topluluktur. Belli avlanma sahalarında dolaşan kurtlar, geyik, dağ koyunu gibi hayvanları avlarlar. Açlığa çok dayanıklı olup, aç kalınca karpuz, böğürtlen gibi nebâtî besinler de yerler. Kurt yiyecek bulduğu zaman ağırlığının beşte biri kadar yiyebilir. Kalanını tekrar yemek için toprağa gömer.

Kurdun uluması çok meşhurdur. Duyulduğu zaman hayvanları bile ürperten, her birinin ayrı mânâsı olan 6 değişik uluması vardır.

Kış aylarında ava çıkacakları zaman sürüden biri uzun uzun ulur. Bunu tâkiben hepsi birden ulumaya başlar. Bu birlikteki uluma kurt sürüsünde birliği, beraberliği ve bir heyecanı hasıl eder. Ava çıkan sürünün önünde en güçlü ve en iri olan reis bulunur. Karda sürüye yol açar ve bir avla karşılaştıklarında ava önce kendisi saldırarak, diğerlerini cesaretlendirir. Zayıf ve cılızlar sürünün son saflarında yer alır. Kışın insana saldırmaktan bile çekinmezler. İnsan soğukkanlılıkla kurtlara karşı koyarak birini yaralarsa hepsi üzerine saldırarak yaralı kurdu parçalayarak yerler. Hatta saldırıya uğrayan kişi ağaca çıkarak, parmağını kesip kanını ağaç dibindeki kurtlardan birinin üzerine damlatabilirse sürü o kurda saldırır. Böylece insana saldırmaktan vazgeçerler. İlkbahar ve yaz aylarında sürü dağılır. Yalnız veya 2-3 bireylik grup hâlinde avlanmaya başlarlar.

Kurdun koyuna saldırışı ekseri sabah vaktinde olur. Köpeğin yorulup uyumasını bekler. Avlanma sahalarını kaya, oyuk ve çalılıklara bıraktıkları idrarları ile, sınırlarlar. Yabancı bir kurt koku vasıtası ile yabancı bir sahaya girdiğini anlar. Bölge kurtları uluyarak yabancıyı ikaz ederler.